Merkez Bankası, döviz talebini azaltmak için ihracatçıya ve bankalara yeni yükümlülükler getirdi. Döviz mevduatına ağır karşılıklar geliyor.
Merkez Bankası döviz kararı kapsamında, ihracatçıların döviz gelirlerine ve bankaların döviz mevduatlarına yönelik yeni düzenlemeler devreye alındı. Artan döviz talebini sınırlamak için uygulanan önlemler arasında, ihracat gelirlerinin %35'inin TCMB'ye satılması zorunluluğu ve yabancı para zorunlu karşılık oranlarında artış yer aldı.
Dövize yönelenlere ek maliyet
Merkez Bankası, siyasi gelişmeler sonrası yükselen döviz talebini azaltmak amacıyla yeni makroihtiyati adımlar attı. Bankaların ve ihracatçı firmaların dövize erişimini zorlaştırmak amacıyla:
İhracat gelirlerinin %35'i 31 Temmuz 2025'e kadar TCMB'ye satılacak.
Döviz dönüşüm desteği oranı %3 olarak belirlendi.
Yabancı para mevduatlarda tüm vadeler için zorunlu karşılık oranı 200 baz puan artırıldı.
TL mevduat için ödenecek faiz oranı, TCMB fonlama maliyetinin %86'sına çıkarıldı.
Dövizi tercih eden bankalara yeni yükümlülük
Yeni uygulamalara göre, döviz ağırlıklı çalışan bankalara da yeni yükler getirildi:
1 yıl altı vadeli dövizli repo işlemlerinin zorunlu karşılık oranı 400 baz puan artırıldı.
TL mevduat oranı %60'ın altında kalan bankalara, her ay bu oranı en az 0.3 puan artırma zorunluluğu getirildi.
Döviz mevduatı olan bankalar için kenarda tutulması gereken rezerv miktarı artırıldı.
Uzmanlar önlemleri nasıl değerlendirdi?
İktisatçı Prof. Dr. Yalçın Karatepe, Merkez Bankası'nın kararlarını şu sözlerle değerlendirdi: "Bu adımları daha önce de gördük. Cevdet Akçay ile Kavcıoğlu arasındaki fark sadece kullanılan dilmiş."
Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu ise önlemlerin etkili olamayacağını savundu: "Döviz yönelimi teknik nedenlerden değil, siyasi belirsizlikten kaynaklı. Piyasaların sakinleşmesi için siyasi adımlar gerekiyor."
Prof. Dr. Ümit Özlale ise kararları şöyle yorumladı: "Amaç rezervleri yeniden toparlamak. Ancak bu bedeli yine ihracatçılar ve dövizle çalışan şirketler ödüyor."
Kaynak: RSS