Kışın yorgunluğu, kışın kasveti, o karanlık… Hatta bazen gündüzleri bile tarif edilmesi zor bir karamsarlık çökerdi, bizlere. Ocak, şubat ve mart derin bir yalnızlığı hatırlatma edasıyla, buz gibi soğuğu tenimizde hissettirirdi. Heyecanla nisan ve mayıs ayını beklerdik… Nisandan ziyade mayıstı beklenen, çünkü mayıs hepimiz için başka anlamlar taşırdı. Mayıs baharın gelişinin habercisi…
Peki ne getirir bize bahar?
Durağan hava yok olmaya başlar ve yavaş yavaş doğa uyanır. İnsan ruhunda da baharın etkisi hissedilir; enerji yükselir, umutlar tazelenir ve doğayla birlikte hayat yeniden şekillenir. Bahar, yalnızca bir mevsim değişikliği değil, aynı zamanda yenilenmenin ve dönüşümün sembolüdür. Bahar aylarında hava sıcaklıkları yavaş yavaş yükselmeye başlar, bu da bitkilerin büyümesini ve çiçeklenmesini hızlandırır. Doğada bir canlanma başlar: Ağaçlar yeşil yapraklarını yeniden çıkarır. Çiçekler açarak doğaya renk katar. Hayvanlar kış uykusundan uyanır, göçmen kuşlar yuvalarına geri döner. İnsanlar daha fazla dışarı çıkmaya başlar ve doğayla iç içe bir yaşam sürmeye eğilim gösterir. Ekolojik açıdan bahar, yaşam döngüsünün en hareketli dönemlerinden biridir. Doğanın yeniden uyanması, besin zincirlerinin canlanmasını ve ekosistemin dengelenmesini sağlar. Bahar, dünya genelinde farklı kültürlerde kutlanan önemli bir mevsimdir. Nevruz, Hıdırellez, Paskalya gibi baharın gelişini simgeleyen festivaller, insanların bu mevsime duyduğu özel anlamı gösterir. Bahar, aynı zamanda tarımsal üretimin başladığı dönem olduğu için tarih boyunca çiftçiler ve toplumlar için hayati önem taşımıştır. Baharın gelişi insanların ruh halini de doğrudan etkiler. Günlerin uzaması ve güneşin daha fazla görünmesi, depresyon ve stres seviyelerinin azalmasına yardımcı olur. Doğayla iç içe vakit geçirmek, bireylerin psikolojik olarak daha sağlıklı hissetmesine katkıda bulunur.
Mayıs ayının diğer anlamlarına gelince… 1 Mayıs, “İşçinin, emekçini, bayramı”… Ve Mayıs cenneti ayaklarının altında taşıyan annelerimizin günü… 10-16 Mayıs arasında kutlanan Engelliler Haftası, 18-24 Mayıs arasında müzelere olan farkındalığının artması için anlam taşıyan Müzeler Haftası ve Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Samsun’a çıktığı tarih 19 Mayıs, Atatürk’ü Anma ve Gençlik Spor Bayramı….
İçinde bulunduğumuz bu ayda, kitap okumanın da öneminden bahsetmeden geçemeyeceğim. Elbette okuma alışkanlığı küçük yaşlarda başlar, ancak yaşınız ne olursa olsun hala kendinize okumayı bir kültür haline getirmeyi başarabilirsiniz. Hem de buna hemen başlayabilirsiniz. Telefon ekranlarından, bilgisayardan uzaklaşıp kitapların büyülü dünyasına çıkmak isteyenler için ise en çok okunan kitapları sıraladım: Kürk Mantolu Madonna - Sabahattin Ali, Hayvan Çiftliği- George Orwell, Satranç- Stefan Zweig, Küçük Prens- Antoine de Saint-Exupéry, Şeker Portakalı- José Mauro de Vasconcelos, Dönüşüm- Franz Kafka, Simyacı- Paulo Coelho.
Kaynak: RSS