Son günlerde Ege Denizi'nde yaşanan deprem hareketliliği vatandaşları tedirgin ediyor.
4.7 büyüklüğündeki depremin ardından dün de Yunanistan açıklarında 5.2 büyüklüğünde sarsıntı meydana geldi. Peş peşe kaydedilen depremler özellikle İstanbul ve çevre illerde yaşayanlarda paniğe neden olurken, özellikle 23 Nisan'daki Silivri depremini önceden tahmin etmesiyle tanınan Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, bu konuda kritik açıklamalarda bulundu.
YouTube hesabında bir video paylaşan ve iç rahatlatan sözler sarf eden Üşümezsoy, “İstanbul için deprem riski söz konusu değil” diyerek kamuoyuna net bir mesaj verdi.
İki büyük deprem riski bitirdi
Karar'ın derlemesine göre; Prof. Dr. Üşümezsoy, Kuzey Anadolu Fayı'nın batı kolunun son yüzyılda enerjisini adım adım batıya doğru taşıyarak boşalttığını ve bu sürecin üç büyük halkadan oluştuğunu belirtti.
1912 yılındaki 7.4'lük Ganos depremi ile Marmara Denizi'nin batısından başlayıp Gaziköy ve Gökçeada açıklarına kadar uzanan 140 kilometrelik dev bir hattın kırıldığını belirten uzman isim, 2014 yılındaki 6.8'lik Kuzey Ege depremi ile deGökçeada'dan Yunanistan'ın Halkidiki Yarımadası'nın ucuna kadar 80 kilometrelik bir hattın daha kırıldığını söyledi.
Üşümezsoy, bu iki büyük depremle birlikte Marmara'nın batısından Halkidiki'ye kadar uzanan fay hattında stresin bittiğini ve bu bölgelerde 'creep' adı verilen yavaş kayma olduğu için büyük bir risk kalmadığını vurguladı.
Son depremler ne anlama geliyor?
Son günlerde Ege Denizi'nde meydana gelen 4.7 ve 5.2 büyüklüğündeki depremlerin ne anlama geldiği sorusuna cevap veren Prof. Dr. Üşümezsoy, fayın artık yön değiştirdiğini söyledi ve duruma şu sözlerle açıklık getirdi:
"2014'te Halkidiki'nin ucuna kadar gelen fay, artık batıya gidemiyor ve burada keskin bir şekilde güneye, Ege Denizi'nin içine doğru bükülüyor. Son olan depremler de tam bu güneye doğru dönen bükülüm noktasında meydana gelen gerilim boşalmalarıdır."
Üşümezsoy, deprem aktivitesinin artık Marmara'ya doğru değil, tam tersi yönde, Yunanistan'ın Sporades ve Skiathos gibi adalarına doğru ilerleyen yeni bir hatta yaşandığını ifade etti.
"Komikliktir!"
Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, Halkidiki'de meydana gelen bir depremin Marmara'yı tetikleyeceği yönündeki iddiaları bilimsel olarak 'komik' bulduğunu şu sözlerle belirtti:
"Bu şuna benzemektedir: Halkidiki'de olan bir depremle bütün Kuzey Ege'yi geçip, 1912'de ve 2014'te kırılmış ve stresi bitmiş yüzlerce kilometrelik fayları atlayıp, daha sonra Kumburgaz Fayı'nı geçip deprem yapacak demek komikliğine düşmektir."
Üşümezsoy, Silivri-Kumburgaz fayının da zaten kırılmış olduğunu ve Adalar fayı diye bir riskin söz konusu olmadığını ifade ederek, İstanbulluların Ege'de yaşanan bu sarsıntılar nedeniyle endişelenmemesi gerektiğinin altını çizdi.
Kaynak: RSS